BAKAN İLE TÜRSAB ARASINDA KARŞILIKLI SUÇLAMALAR

TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, TÜRSAB için "Orada kokuşmuş bir yapı var. Mecbur olmasa kimse TÜRSAB'a üye olmaz" diyen ve Bağlıkaya'yı siyaset yapmakla suçlayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a uzun bir yanıt verdi. Yanıtta Bakanı STK ile yasayla kurulan örgüt arasındaki farkı bilmemekle, şahsi hırsları için TÜRSAB'ı bitirmeye çalışmakla ve kamu gücünü kullanarak kendi şirketlerine çıkar  sağlamakla suçlayan Bağlıkaya "Sayın Bakan’a, dükkânı gibi çalıştırdığı TGA’ya ödeme yapmayı neden gönüllülük esasına bağlamadığını da ayrıca sormak gerekiyor!" ifadelerini kullandı.

Ersoy Gaziantep Kültür Yolu Festivalinde gazetecilere yaptığı açıklamada "Bugün zorunluluğu kaldırın TÜRSAB bir tane üye bulamaz. O da yönetimindeki zafiyetten, kötü yönetimden kaynaklı. Bugün kaldıralım zorunlu üyeliği 6 ay içinde bütün üyelerini kaybeder. Öteki gönüllü STK’lara bakın. Her geçen gün üye sayısı artıyor. Doğru şekilde doğru şeyleri yapıyorlar. Şahsi çıkarlarını ön planda tutmuyorlar, kurum çıkarlarını, STK çıkarlarını ön planda tutuyorlar. Maalesef orada kokuşmuş bir yapı var. (Bağlıkaya bunu neden yapıyor?) Siyaseten aklınca muhalif kesimde yer alıyor, muhalefet yapıyor. Bence STK’ların siyaseten muhalefet yapması doğru değil, tarafsız olması gerekiyor. Siyaset yapacaksanız STK’nın başında durmamanız gerekiyor. Gidin bir siyasi partiye girin orada siyasetinizi yapın. STK’nızı atlama taşı olarak kullanıp siyasiye erişmeye çalışıyorsanız, bir partide yer bulmaya çalışıyorsanız o dönemler geçti artık. O dönemlerin karşılığının kaldığına inanmıyorum." ifadelerini kullanmıştı.

Bakan Ersoy'a yanıt veren Firuz Bağlıkaya Bakan'ın STK ile yasayla kurulan örgüt arasındaki farkı, dolayısıyla kamu düzenini bilmediğini ileri sürdü. 

Ersoy'un "Bugün zorunluluğu kaldırın TÜRSAB bir tane üye bulamaz" sözlerine "Kendisine sormak lazım; eğer belge alma zorunluluğu olmasaydı, bir tek turizm tesisi Bakanlıktan belge alır mıydı? Sayın Bakan’a, dükkânı gibi çalıştırdığı TGA’ya ödeme yapmayı neden gönüllülük esasına bağlamadığını da ayrıca sormak gerekiyor!" şeklinde yanıt veren TÜRSAB Başkanı, Bakan'ın "TÜRSAB'da kokuşmuş bir yapı var" sözlerine ise şu yanıtı verdi:

"Bunca zorlama denetimlere rağmen bizde bulamadığınız o "kötü kokular" esas sizin Bakanlık döneminizde şirketlerinize verdiğiniz tahsislerden ve sağladığınız avantajlardan kaynaklanıyor olabilir mi? Açıkçası bu ölçüsüz ve nezaketsiz çıkışlarınızın neyin hazırlığı olduğunu, neyin işaret fişeği olduğunu merak ediyoruz. Anlaşılıyor ki, Sayın Bakan şahsi saplantısı olan TÜRSAB’ı bölme ve yok etme projesinden vazgeçmemiş ve yeni bir atağa hazırlanıyor."

Bakan'ın TÜRSAB'a ve kendisine şahsi husumeti olduğunu ileri süren TÜRSAB Başkanı "Bakan olduğu günden bu yana, şahsi menfaati için kanunla kurulmuş meslek örgütüne düşmanlık yapıyor!" dedi.

Ersoy'un kamu gücünü kullanarak turizm sektörünü, reklam gücünü kullanarak medya sektörünü,
ve abartılı rakamlarla hükümeti yanılttığını ifade eden Bağlıkaya, meselenin özünde TÜRSAB'ın  iç turizmde kendi şirket ve markaları ile oluşturduğu tekele karşı, 15 bin seyahat acentasının hakkı için verdiği mücadele olduğunu bu nedenle de Bakanın TÜRSAB'dan rahatsız olduğunu savundu.